Günlerdir içimde biriken öyle bir zehir. Uyuyamıyorum, uyanamıyorum. Sanki camdan yapılmışım ve bunu şimdi anlıyorum. Nereye desem, kiminle konuşsam tuzla buz oluverecek gibi. 37 yaşındayım. Ömrümde kendimi bu kadar zayıf hissettiğimi hatırlamıyorum. Bu acıyla yeni tanıştım.. Arabaların arkasından be de gezmeye gidicem diye ağlıyorum. Annem bir kere içten kızım demedi diye ağlıyorum. Hayatımda hatırladığım tek oyuncağı babamın metresi aldı diye, o adamı yine de herkesten çok sevdim diye, ve hastaneye yakın dönerciyi sevmişti, üç beş gün hastanede kalırsak yine gizli gizli yemek yer güleriz diye yanına vardığımda gördüğüm o kalabalık, o yas eden ama acısını, acısını anlamayan kalabalık için ağlıyorum. Daha yayladan ev alacaktı emeklilikte ve beraber yaralarımızı sararak çoğalacaktık.
Olmadı. Beni neden sevmediğini bile bilmeyen annem için ağlıyorum. Hatırlayayım niye ağladığımı diye yazıyorum bir yandan. O kadar uyuturdum ki yıllar boyu kendimi. Önce güçlü rolleriyle, herkesin imrendiği ama anlamadığı yüzümden hiç düşmeyen gülüşle. Sonra alkol ve ilaçlarla. Unutma. Kim olduğunu artık hatırla diyorum kendime. Hiç sevilmemenin acısını kendimi bildim bileli özyıkımla çıkardım kendimden. Bu kadar insana, alkole, keyfe ve kedere bulayınca suretini artık ne olduğunu bile unutuyorsun.
Unutma. Hiç sevilmediğin bir ilişkide evlendin, çocuk yaptın ve terk edildin. Çocuğunu bencilce sevmesi, sana hala psikolojik şiddet uygulaması, düğün çekimlerinden yeni çocuğuna kadar konuşurken anlayışlı gibi davranmaya çalışırken nefretini kimlerden, acını nerelerden çıkardığını unutma kendim.
Hep olmayacak insanların peşine düştün. Sevdin demeyeceğim çünkü kimi en son ne zaman sevdin hatırlamıyorsun bile. Sevmeye en yakın duyguyu hep terk edileceğini bildiklerine sundun. Sevilmeye layık olmadığını düşündün ve sevgiyi gördüğünde ne olduğunu bile anlamadın belki. Hadi ama, içten içe asla sevgiye layık olmadığını, kimsenin seni yeterince sevmediğini düşündüğünü anla artık kendim. Yorma kendini, bilmediğin birşey ararken.
Anla ve yorma artık kendini. Öyle inceldin ki, kapıya kolunu çarpan darmadağın olacak gibisin. Ya ol ya da anla artık. Ağlamak nasıl güzel akıtırmış o her seferinde daha güçlü yerine dolan zehri öğren. Ağla ama anla artık. Kırıldığında artık toplayamayacak kadar eskidi ve inceldin ruhun.
Anla, ağla, anla.